ŞİİRİMİZDE YAZ
Her mevsimin kendine özgü özellikleri, güzellikleri ve de sıkıntıları vardır. İnsan olarak bütün mevsimleri severiz. Ancak her insan bir mevsimi diğerlerinden biraz fazla sever. Cemal Süreya: “Sonbahar sanattır, diğerleri mevsim.” diyerek sonbaharı diğerlerinden daha çok sevdiğini açıkça dile getirmiştir.
Mevsimler Türk şiirinde en çok değinilen konular arasında yer alır. Şairlerimizin birçoğu yaz mevsiminin gelişini, sıcaklığını, yaz aşklarını ve yazın bitişini şiirlerinde değinmişlerdir:
Aynı zamanda siyasetçi ve diplomat şairimiz Yahya Kemal Beyatlı “Geçmiş Yaz” adlı şiirinin ilk dörtlüğünde, rüya gibi bir yazdan söz eder:
“Rüya gibi bir yazdı. Yarattın hevesinle,
Her anını, her rengini, her şiirini hazdan.
Hala doludur bahçeler en tatlı sesinle.
Bir gün, bir uzak hatıra özlersen o yazdan.”
Şairliğinin yanı sıra romancı, deneme yazarı ve edebiyat tarihçisi olan Ahmet Hamdi Tanpınar, “Bütün Yaz” adlı şiirinin birinci bölümünde yazın güzel bir biçimde geçtiğini belirtir:
“Ne güzel geçti bütün yaz
Geceler küçük bahçede
Sen zambaklar kadar beyaz
Ve ürkek bir düşüncede”
Avukat şairlerimizden Necati Cumalı “Yaz Geçti” adlı kısa şiirinin ilk iki bölümünde şöyle der:
“Bütün yaz
Kuyunun başında yedik
Akşam yemeklerini
Cevizler iç tuttu
Bademlerin kabukları kurudu
Ayvalara sindi günışığı”
Yine bir avukat olan şairimiz Gülten Akın da “Yaz” adlı şirininin ilk bölümünde yazın gelişini ne güzel anlatır:
“Sevdiğim yaz geldi yine
Karıncalar ve sineklerle çıktık yeryüzüne
Barbunla lüferle marulla zeytinle
Uzaklarda kaldı nisanları basan sis, bun, yağmur
Karadeniz’de bir mavi, çocuklar sevinsin diye
Şairler sevinsin diye sevdiğim, yaz geldi yine”
Yaşayan şairlerimizden Ataol Behramoğlu da “Geçmiş Yaz” adlı şiirinin ikinci dörtlüğünde yazın bitişini şöyle dile getirir:
“Bir yazdı artık geçmiş olan
Oysa hala tenimde tuzu tadı
Aynı ağlardan çıkardığımız
Bir akşam güneşiyle balıkları”
Söz konusu yaz olunca Bora Ayanoğlu’nun kendi yazıp bestelediği ve Zerrin Özer’in harika yorumuyla dinlemeye doyamadığım, “O Yaz” şarkısından söz etmemek olmaz elbette. Güftenin son dörtlüğü şöyledir:
“Çocuk kalbimize dolan gamla
Oturup ağlamıştık sessiz çardakta
Çaresiz erken inen akşamla
Veda edip ayrıldık biterken o yaz”
2019 Yılı Eylül ayında yayımlanan “Güz Esintileri” adlı kitabımda yer alan, “Yaz Aşkları” adlı şiirimin ikinci bölümü ile yazımı bitiriyorum:
“Yaz aşkı deyip de geçme
Ne kadar da kısa sürse
Ağzında denizin tuzu
Kalbinde ince bir sızı kalır”
