KIRGIN TEBER
-Bozulmuş bir yemin gibi
mahcup ve tılsımsızım-
Şehre ay indi.
Işığını kanamış,
sonsuz yaralı.
Bunca uzun bakınca
dağ göğsünde elbet bir oyuk
bağışlarmış.
Ordan konuşuyorum
ve diyorum ki sana:
Hiç kucaklanmamış sesimi
burda biledim,
burda öptüm titreyen boynunu
bütün sözcüklerin.
Sesimin keskisiyle
sözün kanını
kattım sulara.
Ağzımda yanık bir ağaç acılığı,
Alnımda eksik bir cümlenin
ağrısı var.
Söz kanı,
ağaç külü
ve kanayan
ay ışığı kardım.
Banıp kırgın bir teber’i
uzatıyorum göğe.
Şahidimsin
ey hakkıyla çatlayan nar!
Acemi bir anne
sütüyle yıkanmış
bu gözlerimle
ellerini arıyorum Allah’ın.
Çünkü alnımda
eksik bir cümlenin ağrısı var.